Hava Durumu

#Bursa Uludağ Üniversitesi

Haberler Güncel Haber Gündem Haberler | habergüncel.com.tr - Bursa Uludağ Üniversitesi haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Bursa Uludağ Üniversitesi haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Bursa Nilüfer’de ‘Arkeoloji Gündemi’ başladı Haber

Bursa Nilüfer’de ‘Arkeoloji Gündemi’ başladı

Bursa'da Nilüfer Belediyesi, tarih ve arkeoloji meraklılarını bir araya getirdiği “Arkeoloji Gündemi”nde Prof. Dr. Murat Türkteki’yi ağırladı. Erken Tunç Çağı ile ilgili bilgi veren Türkteki, Küllüoba Höyüğü’nde yaptıkları kazı çalışmalarından bahsetti. BURSA (İGFA) - Nilüfer Belediyesi, Bursa Uludağ Üniversitesi Arkeoloji Bölümü ve Arkeologlar Derneği Bursa Şubesi iş birliğiyle düzenlenen “Arkeoloji Gündemi” söyleşi serisi Pancar Deposu’nda başladı. Programın ilk konuğu Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Türkteki, “Mayalanan Hayat, Mayalanan Toplum: Küllüoba Verileri Üzerinden Batı Anadolu Erken Tunç Çağı’na Bakış” başlıklı sunum gerçekleştirdi. Bu tür etkinliklerin arkeologlar için çok önemli ve anlamlı olduğunu söyleyen Prof. Dr. Türkteki, bu sayede hem kendi çalışmalarının bir sonucunun alındığını, hem de eğitici bir programın gerçekleştirildiğini söyledi. Etkinlikle toplumla bağ kurulabildiğine de dikkat çeken Türkteki, emeği geçenlere teşekkür etti. Küllüoba kazı çalışmalarının 1996 yılında Prof. Dr. Turan Efe tarafından başlatıldığını hatırlatan Türkteki, kendisinin 2001 yılından itibaren kazılarda yer aldığını ve 2019’dan itibaren de kazı başkanı olarak görevi devraldığını söyledi. Küllüoba Höyük’ün, Erken Tunç Çağı’nın tamamını temsil ettiğini söyleyen Türkteki, Höyük’ün, yaklaşık 7-8 hektarlık alana yayılmış olduğunu, ova seviyesinden yüksekliğinin de 10 metreyi bulan yayvan, orta büyüklükte bir yer olarak tanımladı. Erken Tunç Çağı’nın temel özelliklerine de değinen Prof. Dr. Türkteki, bu dönemin en belirleyici unsurunun tarımsal bir yaşam tarzı ve kırsal üretim olduğunu söyledi. Tarımsal üretimi hızlandıran önemli bir keşfin sabanın kullanılması olduğunu aktaran Türkteki, bu dönemde dokumacılık ve metalurjinin öne çıktığını kaydetti. MİMARİSİ VE GÖMME PRATİĞİ Küllüoba’daki yapılardan da bahseden Türkteki, duvarları 3 metre yüksekliğe kadar korunmuş evler tespit edildiğini kaydetti. Türkteki, “Bu yapılar, birbirine bitişik, ortak duvarlı ve dikdörtgen planlı inşa edilmişti. En dikkat çekici durum ise bu yapıların yıkılmayıp, içlerine kırmızı toprak yığılarak tamamen gömülmüş olmasıydı. Gömme işlemi sırasında evin kapısı taşlarla örülmüş ve kapının boşluğunda oğlak kemikleri tespit edilmiştir. Bu bulgular, kurban eyleminin burada gerçekleştiğini göstermektedir” diye konuştu. En çarpıcı keşiflerinden birisinin geçtiğimiz sene ortaya çıkarılan Küllüoba ekmeği olduğunu söyleyen Türkteki, “Bir evin arka odasında, eşiğin hemen yanında, yakılmış bir halde bulunan ekmek, bütün halde karbonlaşmış olarak ele geçti ve nadir bir bulgu niteliği taşıyor. Yapılan analizler, ekmeğin yakılmadan önce gerçekten pişirildiğini gösterdi. Kesitine bakıldığında, ekmeğin ana bileşeninin gergin buğday olduğu ve az miktarda da olsa mercimek içerdiği anlaşıldı. Ekmeğin pişirildikten sonra koparıldığı, yakıldığı ve sonrasında kırmızı toprakla eşiğe gömüldüğü tespit edildi” dedi.

Bursa'da Felsefe Söyleşileri 'zihin felsefesi' ile başladı Haber

Bursa'da Felsefe Söyleşileri 'zihin felsefesi' ile başladı

Bursa Sanayicileri ve İşinsanları Derneği (BUSİAD), Bursa Uludağ Üniversitesi ve Bursa Felsefe Kulübü'nün paydaşlığyla düzenlenen Açık Kapı Toplantıları/Felsefe Söyleşileri 2025-2026 döneminin ilk toplantısında, Koç Üniversitesi Felsefe Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Erhan Demircioğlu, “Zihin Felsefesi” başlığında bir sunum yaptı. BURSA (İGFA) - Bursa Uludağ Üniversitesi Felsefe Tarihi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Metin Becermen’in yönetiminde gerçekleşen söyleşide Doç. Dr. Demircioğlu, “Beyin zihin ilişkisinin bir gizem olduğunu ifade etti. Konuşmasına, felsefenin Aristotoles’in dediği gibi hayretle başladığını ifade ederek giren Doç. Dr. Demircioğlu, “Bir problemi fark etmeden yaşayabilirsiniz. Ancak felsefeci burada bir problem var der ve siz de onun üzerine düşünmeye başlarsınız” dedi. Doç. Dr. Demircioğlu, “Zihin sahibi olan varlık denilince; algılayan, hisseden ve düşünen varlıkların anlaşılır. Kayanın bir iç dünyası yoktur. İnsanın, köpeğin ise vardır. Bu anlamda iç dünyası olan varlıkların zihni olduğunu da ifade edebiliriz. Renk algısı ekşi tadı, satranç hamlesi üzerine düşünme, aşk gibi. Fiziksel deneyimlerin fenomenal bilinç deneyimi olarak adlandırılır. Bedenimizi bir madde olarak değerlendirirsek, bu maddenin içinde fenomenal bilinç deneyimleriyle içinde bir şeyler oluyor. Başka maddelerin böyle bir fenomenal bilinç hali yok. Neden? Ben neye sahibim ki fenomenal bilince sahibim? Beyin varlığının bunu açıklaması gerekir denilebilir. Bazıları burada bir problem yok diyor. Düşünce ve bilinç insan beyninin ürünleridir diyor Engels. Bir kesim için açık seçik ortada olan bir durum var. Bazı felsefeciler için ise hayret edilecek bir şey var.” diye konuştu. FELSEFECİNİN HAYRET ETTİĞİ ŞEY... Doç Dr. Erhan Demircioğlu, “İnsan beyni bir anlamında bir atom yumağı. Bir takım neronlar var ve ağlar kuruyorlar. Peki neden buradan bir bilinç çıksın. Felsefecinin hayret ettiği şey. Herhangi bir maddeden farkı olmayan bir beyinin bir zihin zenginliğini açıklayabilmesi” diyerek, “Bir beyine dışarıdan bakarak, bu bilinç sahibidir diyemeyiz. Bu gördüğümüz beyin maddesi, bizim kahve tadını algılamamızı sağlayamazmış gibi görünüyor. Beyni diğer organlardan ayıran şey ne? Beyni zihnin odağı diye görüyoruz. Böbreği görmüyoruz. İkisi arasındaki farklılıklar kahve tadını almamızdaki farkı neden yaratıyor. Beyin aslında bir et. Düşünen, hisseden ve aşık olan bir et parçası” ifadelerini kullandı. Doç. Dr. Demircioğlu, “Naom Chomsky, bazı şeyler problem, bazı şeyler bir gizemdir der. Bazı şeyleri çözmek için neleri keşfedersek çözeceğimizi bilirsek bu problemdir. Ancak bazı şeyleri çözmek için nelere ihtiyacımızın olduğunu bile bilmiyorsak bu bir gizemdir. Beyin zihin ilişkisi bu açıdan bir gizemdir. Eğer bir zihin sahibiysek, bu bir takım sahip olduğumuz özelliklerle açıklanabiliyor olması gerekiyor. Eğer açıklanamıyorsa ortada bir gizem vardır. Felsefeciler burada ayrılıyor. Birisi eleyici maddecilik, yanılsamacılık deniliyor. Biz zihin sahibi olduğumuzu düşünüyoruz aslında zihin sahibi değiliz diyor. Böylece problem ortadan kalkıyor" dedi. Söyleşi sonrası soruları da yanıtlayan Doç. Dr. Demircioğlu ve Prof. Dr. Becermen’e Çağdaş Eğitim Kooperatifi'nin “Kır Çiçekleri Okusun Diye” sosyal sorumluluk projesine adına yapılan bağışın sertifikası, geçmiş dönem BUSİAD Yönetim Kurulu Başkanlarından Mehmet Arif Özer tarafından verildi.

BTÜ’den katı atık sorununa bilimsel çözüm Haber

BTÜ’den katı atık sorununa bilimsel çözüm

Bursa Teknik Üniversitesi bilim insanları, şehirlerin en büyük çevre sorunlarından biri olan katı atıkların toplanması, işlenmesi ve bertarafı için yeni bir çalışmayı hayata geçirmeye hazırlanıyor. Proje kapsamında; atık yönetiminde hem çevreye en az zarar veren hem de en ekonomik yöntemi tespit edecek özel bir matematiksel model geliştirilerek, yerel yöntemlere yeni seçenekler sunulacak. BURSA (İGFA) - “Kentsel Katı Atık Yönetiminin Uzun Dönemli Planlanması İçin Yaşam Döngüsü Değerlendirmesi Tabanlı Bir Çevresel Etki Optimizasyonu Modelinin Geliştirilmesi” isimli proje TÜBİTAK-1001 desteği de almaya hak kazandı. Projenin yürütücülüğünü, Bursa Teknik Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mahmut Kemal Korucu üstleniyor. 24 ay sürecek projede, Bursa Uludağ Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. İlker Küçükoğlu ve Bursa Teknik Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü Araştırma Görevlisi Tuba Arıdil Ayten araştırmacı olarak görev alıyor. Şehirlerde toplanan atıkların işlenmesi ve bertarafını, ekonomik ve doğa dostu yöntemlerle çözecek olan proje kapsamında geliştirilecek model, şehirlerdeki çöp toplama, taşıma, işleme ve bertaraf süreçleri için tüm olasılıkları aynı anda değerlendirerek, en uygun yöntemi ortaya koyacak. Böylece belediyeler, en az maliyetli ve çevreye en az zararlı atık yönetimi seçeneğini kolaylıkla görebilecek. Günümüzde kullanılan katı atık yönetim modellerinin sadece sınırlı sayıda seçenek üzerinde çalıştığını vurgulayan Prof. Dr. Mahmut Kemal Korucu, “Bu da çoğu zaman en doğru kararı vermeyi imkânsız hale getiriyor. Yeni geliştirilecek model ise binlerce olasılığı aynı anda ele alabilecek ve karar vericilere çok daha geniş ve sağlıklı bir değerlendirme alanı sunacak. Katı atıkların yönetimi sadece teknik bir süreç değil; aynı zamanda çok yönlü bir karar verme problemidir. Biz bu projeyle, karar aşamasında bile büyük ekonomik ve çevresel kayıpların önüne geçmeyi hedefliyoruz. Geliştireceğimiz model, yerel yönetimlere büyük kolaylık sağlayacak” dedi. Proje Yürütücüsü Prof. Dr. Korucu, “Büyükşehirlerde ortaya çıkan devasa çöp problemlerini çözebilecek kapasitede bir yazılım ve model yapısı oluşturacağız. Böylece hem yerel yönetimlerin doğru kararlar alması kolaylaşacak, hem de uzun vadede doğaya verilen zararlar ve kamu bütçesindeki kayıplar minimuma indirilecek” diye konuştu. Projenin en önemli farkının, “Yaşam Döngüsü Değerlendirmesi” yaklaşımının temel alınması olduğunu da kaydeden Prof. Dr. Korucu, “Bu yaklaşım sayesinde, bir atık toplama veya bertaraf sürecinin çevreye olan etkisi sadece bugünü değil, geleceği de düşünerek hesaplanacak” ifadelerini kullandı.

Bursa Büyükşehir'in projeleri Bursa Tarım Fuarı'na damga vurdu Haber

Bursa Büyükşehir'in projeleri Bursa Tarım Fuarı'na damga vurdu

Bursa’da fide-fidan temininden ekipman desteğine, damla sulama borusu dağıtımından sıvı gübre teminine, yüzde yüz hibeli mazot dağıtımından biçerdöver desteğine kadar birçok konuda çiftçiye destek veren Büyükşehir Belediyesi, Türkiye’nin kapsamlı tarım fuarları arasında gösterilen AgroGreen Bursa Tarım Fuarı’nda da yerini aldı. BURSA (İGFA) - Kırsalda kalkınmayı sağlayarak köyden kente göçün önüne geçme ve üreticilerin gelirlerini artırma hedefiyle birçok projeyi hayata geçiren Bura Büyükşehir Belediyesi, yurtiçi ve yurtdışından birçok firmanın katıldığı AgroGreen Bursa Tarım Fuarı’nda yerini aldı. Tarım Peyzaj AŞ’nin çalışmalarının tanıtıldığı Büyükşehir Belediyesi standı, ziyaretçilerden büyük ilgi gördü. Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey de AgroGreen Bursa Tarım Fuarı’nda üreticilerle sohbet ederek sergilenen makineleri yerinde inceledi. Düzenlenen fuarın, üreticilere ürün verimliliğini artırma konusunda yeni bakış açıları kazandıracağına inandığını belirten Başkan Bozbey, “Büyükşehir Belediyesi olarak bu tür buluşmaları destekliyoruz. Tarım ve hayvancılık konusundaki yatırımlarımızı her geçen gün artırıyoruz. Bu konuda Türkiye’nin örnek belediyelerinden biriyiz. Damla sulama hortumu, gübre, tohum, fide, arı kovanı ve bunun gibi birçok desteklerimiz var” diye konuştu. BÜYÜKŞEHİR ÜRETİCİNİN YANINDA Bursa Büyükşehir Belediyesi, tarımsal kalkınmayı hedefleyen vizyonuyla hayata geçirdiği projeleriyle son 1,5 yılda üreticilere çim tohumu, zeytin ve çilek fidesi olmak üzere; ahududu, yonca, fiğ ve silajlık mısır tohumu, siyez buğdayı dağıtımı ve alımı ile yazlık sebze fideleri desteğinde bulunurken, üretici kooperatiflerine süt toplama tankları, ilaç desteği sağlanırken, arı kovanı desteği de hayata geçirildi. Büyükşehir tarafından kurulan Tarım Plast Fabrikası’nda üretilen damla sulama boruları ve organik sıvı gübreler üreticilere hibe edildi. Kırsal mahallelerde sulama hatları yenilenerek, inşa edilen su depoları sayesinde üreticilere kesintisiz su sağlandı. Bursa kestanesi, deveci armudu ve siyah incir başta olmak üzere coğrafi işaretli ürünlerin tanıtımı ve pazarlaması Büyükşehir tarafından hızla devam ettirilirken, Bursa Uludağ Üniversitesi ile ortak projeler geliştirilerek Ar-Ge çalışmaları için iş birlikleri oluşturuldu.

Bursa Uludağ Üniversitesi'nde 'Milli ve İleri Teknoloji' hamlesi Haber

Bursa Uludağ Üniversitesi'nde 'Milli ve İleri Teknoloji' hamlesi

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Bursa Uludağ Üniversitesi’nde Milli Teknoloji Atölyesi ve Arif Ağaoğlu İleri Teknoloji Laboratuvarı’nın açılışını yaptı. Bakan Kacır, “Türkiye, bilimde 14. sıraya yükseldi, TOGG ile özgüvenimiz diriliyor” dedi. Adiviye ELBAŞ - gazeteabc / BURSA (İGFA) - Bursa Uludağ Üniversitesi’nde, T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır’ın katılımıyla Milli Teknoloji Atölyesi ve Arif Ağaoğlu İleri Teknoloji Laboratuvarı’nın açılış töreni gerçekleştirildi. Törende, üniversite-sanayi iş birliğinin önemi ve Türkiye’nin bilim-teknoloji atılımları vurgulandı. REKTÖR YILMAZ: “BURSA SANAYİSİNE HİZMET EDİYORUZ” Rektör Prof. Dr. Ferudun Yılmaz, “Bursa gibi sanayi ve ekonomi açısından güçlü bir şehirde, üzerimize düşen sorumluluğun farkındayız. Araştırma üniversiteleri arasında tatlı bir rekabetle ilerlerken, öncelikle Bursa sanayisine, ardından Türkiye ekonomisine katkı sağlıyoruz. TÜBİTAK’tan aldığımız destekler ve sanayicilerimizin katkılarıyla ekosistemimizi güçlendiriyoruz” dedi. Merhum Arif Ağaoğlu’na teşekkür eden Yılmaz, binanın inşasında emeği geçenlere ve Ağaoğlu ailesine şükranlarını sundu. AHMET AĞAOĞLU: “BABAMIN ADI GENÇLERLE YAŞASIN” Merhum Ali Ağaoğlu’nun oğlu Ahmet Ağaoğlu, “Babam çalışkanlığı ve insanlara fayda sağlama gayesiyle örnek oldu. Onun adının eğitimle ve gençlerle yaşamasını istedik. Bu laboratuvar, öğrencilerimizin emeğiyle hayırlara vesile olsun,” diyerek Uludağ Üniversitesi’ne ve destekçilere teşekkür etti. VALİ AYYILDIZ’DAN HAYIRLI OLSUN MESAJI Bursa Valisi Erol Ayyıldız, merhum Ali Ağaoğlu’na rahmet dileyerek, binanın Uludağ Üniversitesi’ne hayırlı olmasını diledi. BAKAN KACIR: “BİLİMDE 14. SIRAYA YÜKSELDİK” Bakan Kacır, A Plus firmasına ve Ağaoğlu ailesine teşekkür ederek, “23 yılda bilimsel yayın sayımız 9 bin 52’den 52 bine çıktı, dünyada 22’den 14. sıraya yükseldik. Üniversite-sanayi iş birliğiyle inovasyon ekosistemimizi güçlendirdik. Teknopark sayımız 2’den 113’e, teknoparklarda faaliyet gösteren şirket sayısı 56’dan 11.500’e ulaştı” dedi. TOGG’un 70 binin üzerinde üretildiğini vurgulayan Bakan Kacır, “TOGG ile milletimizin özgüveni diriliyor. Elektrikli araç ve batarya teknolojilerinde liderliğe hazırız” diye konuştu. BURSA’DA TEKNOLOJİ YATIRIMLARI Bakan Kacır, Bursa’da üniversite-sanayi iş birliğini güçlendiren adımları sıralayarak, “Buket Sport Mükemmeliyet Merkezi ve Ulutek Prototipleme Merkezi’ni hizmete aldık. TÜBİTAK eliyle 8 milyar lira kaynak sağladık. Bursa, 130 Ar-Ge, 31 tasarım merkezi ve 2 teknoparkla teknoloji vitrinimiz” dedi. Gençleri geleceğe hazırlamak için Dene Yap Teknoloji Atölyeleri, Teknofest ve TÜBİTAK programlarının önemine dikkat çeken Bakan Kacır, “Teknofest’te 1,5 milyon ziyaretçi, 1,25 milyon genç yarıştı. Gençlerimize hayallerini ürüne dönüştürme fırsatı sunuyoruz. Milli teknoloji hamlesi için gençlerimizi yüreklendirelim" diye konuştu.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.