Hava Durumu

#Haber Güncel

Haberler Güncel Haber Gündem Haberler | habergüncel.com.tr - Haber Güncel haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Haber Güncel haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Ağustos ayı SED ödemeleri hesaplara yatırıldı Haber

Ağustos ayı SED ödemeleri hesaplara yatırıldı

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, temmuz ayındaki memur maaş katsayısında yapılan yeni düzenlemeye atıfta bulunarak Sosyal Ekonomik Destek (SED) hizmeti çerçevesinde çocuk başına verilen ekonomik destek miktarının ortalama 8.198 lira olduğunu belirtti ve ağustos ayı için toplamda 1 milyar 417 milyon lira tutarındaki ödemenin hesaplara aktarıldığını duyurdu. ANKARA (İGFA) - Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, açıklamasında, çocuk odaklı hizmetlere büyük önem verdiklerini ve çocukların değişen ihtiyaçlarını göz önünde bulundurarak hizmetlerin çeşitliliğini artırdıklarını ifade etti. Çocukların aileleriyle birlikte büyümesinin, toplumsal değerlerin korunması açısından önemli bir yeri olduğunun altını çizen Göktaş, Bakanlık olarak, çocukların eğitimli, sağlıklı ve özgüvenli bireyler olarak yetişmesi, güvenli ve sevgi dolu bir aile ortamında büyümeleri için çalıştıklarını dile getirdi. Aile odaklı sosyal hizmet modelleri ile çocukların aile yanında sevgiyle büyümelerini amaçladıklarını belirten Göktaş, temmuz ayı memur maaş katsayısındaki yeni düzenleme ile SED kapsamında çocuk başına verilen ekonomik destek miktarının ortalama 8.198 liraya çıktığını aktardı. Göktaş, “Çocukların sosyal açıdan desteklenmesi ve eğitim masraflarının karşılanması amacıyla ağustos ayı için toplam 1 milyar 417 milyon lira değerindeki SED ödemesini hesaplara geçirdik” şeklinde konuştu. Ailelerin ve çocuklarının psikososyal yönden güçlendirilmesinin hedeflendiği Sosyal Ekonomik Destek hizmeti ile aynı zamanda sportif, kültürel, akademik ve sosyal aktiviteler de destekleniyor.

Bakan Göktaş'tan nüfus uyarısı Haber

Bakan Göktaş'tan nüfus uyarısı

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanımız Mahinur Özdemir Göktaş, doğurganlık hızının Türkiye tarihinin en düşük oranı olan 1,48 seviyesine kadar gerilediğine dikkati çekerek "Bu rakam, nüfusun kendini yenileme seviyesi olan 2,1'in oldukça altında. Etkili tedbirler alınmazsa 2100 yılına gelindiğinde ülkemizde ortanca yaşın 60'a çıkacağı öngörülüyor." dedi. ANKARA (İGFA) - Bakan Göktaş, Anadolu Federasyonunca Kızılcahamam'da bir otelde "Tüten Ocak: Ailenin Geleceği" temasıyla düzenlenen 19. Anadolu Buluşmaları programında yaptığı konuşmada, ailenin medeniyetin en kadim, en köklü kurumlarından biri olduğunu söyledi. Tarih boyunca toplum bilincinin aile etrafında güçlü bir şekilde örüldüğü zamanların devletin ve milletin en parlak dönemini yaşadığına işaret eden Göktaş, bu nedenle ailenin zayıflamasının ülke istikrarını sarsan büyük bir tehdit olduğunu belirtti. "Annelik ve babalık rolleri itibarsızlaştırılıyor" Göktaş, dünyanın büyük değişim ve dönüşüm sürecinden geçtiğine işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Küreselleşme, kentleşme, dijitalleşme gibi çok boyutlu süreçler, aile kurumunun yapısını, işlevlerini ve değer dünyasını derinden sarsıyor. Şehir yaşamının hızla yaygınlaşması ve teknolojinin hayatımızın merkezine yerleşmesi, bireyleri ve aileleri yeniden şekillendiriyor. Bu hızlı dönüşüm, geleneksel aile değerlerini ve bağlarını, sosyal dayanışma ağlarını zayıflatıyor. Annelik ve babalık rolleri itibarsızlaştırılıyor." Dijital platformların aile içi iletişimi zayıflattığına dikkati çeken Göktaş, "İçinde bulunduğumuz çağda, teknolojik ilerlemeler, dijitalleşme ve cinsiyetsizleştirme, ekonomik, sosyal ve kültürel dönüşümler aile yapısını derinden sarsıyor. Bireyselliği her şeyin önüne koyan yaşam biçimleri, özellikle gençlerimiz arasında yaygınlaşıyor. İnsanlar giderek yalnızlaşıyor. Bu nedenle aileyi güçlendirmek ve aile değerlerimizi koruma hususuna stratejik bir refleksle yaklaşmak zorundayız." ifadelerini kullandı. "Genç nüfus oranında ciddi bir düşüş olduğunu görüyoruz" Göktaş, üzerinde çalıştıkları bir diğer konunun demografik değişim olduğunu ifade ederek, şöyle konuştu: "Biz her zaman genç ve dinamik nüfusuyla gurur duyan bir ülke olduk. Ancak son yıllarda, bütün dünyada olduğu gibi ülkemizde de genç nüfus oranında ciddi bir düşüş olduğunu görüyoruz. Doğum oranlarında da benzer bir düşüş söz konusu. Doğurganlık hızında ülke tarihinin en düşük oranı olan 1,48 seviyesine kadar geriledik. Bu rakam, nüfusun kendini yenileme seviyesi olan 2,1'in oldukça altında. Etkili tedbirler alınmazsa 2100 yılına gelindiğinde ülkemizde ortanca yaşın 60'a çıkacağı öngörülüyor. Yani nüfusun yarısı 60 yaş ve üstü olacak. Bugün farklı ülkelerde benzer düşüşler nedeniyle ciddi nüfus problemleri yaşanıyor. Eğer biz şimdiden önlem almazsak benzer bir tabloyla yüzleşmemiz kaçınılmaz. Çünkü nüfus meselesi sadece ailelerin çocuk sayısı meselesi değildir. Ekonomik büyümeden sosyal yapıya, üretimden sağlığa kadar her şeyi etkileyen bir milli güvenlik meselesidir." Göktaş, evliliklerin azalmasının, boşanma oranlarının artmasının, ailelerin giderek tek ebeveynli bir hale dönüşmesinin, ülkeyi telafisi zor bir noktaya taşıyabileceğini vurgulayan Göktaş, şunları kaydetti: "Bu mesele, Sayın Cumhurbaşkanı'mızın ifadeleriyle, 'Demografik bir sınamadan öte milletimizin geleceği için adeta varoluşsal bir tehdit niteliğindedir.' İşte, tüm bu tablo bize tek bir şeyi gösterdi. O da, aileyi korumanın, geleceğimizi güven altına almanın tek yolu olduğudur. Bu nedenle Sayın Cumhurbaşkanı'mızın tensipleriyle 2025 yılını 'Aile Yılı' olarak ilan ettik. Ailenin karşı karşıya kaldığı tehditler karşısında ülke çapında bir farkındalık oluşturmak istedik. Amacımız sadece nüfus artışını desteklemek değil, aynı zamanda aile kavramını her yönüyle güçlendirmek. Bu 7 ayda ülkenin dört bir yanında 8 bin 394 etkinlik düzenledik. Eğitimler, seminerler, medya kampanyaları ve saha çalışmaları yaptık." Göktaş, aile yapısını korumak ve güçlendirmek için kapsamlı çalışmalar yürüttüklerini, "Aile Yılı" kapsamında açıklanan doğum yardımı ve çocuk destekleri, gençlere yönelik evlilik kredileri gibi teşviklerin buna örnek olduğunu söyledi. "İş ve aile yaşamının uyumlaştırılması noktasında adımlar atıyoruz" Bakan Göktaş, geçen yıl 15 Mayıs Uluslararası Aile Günü'nde uygulamaya koydukları "Ailenin Korunması ve Güçlendirilmesi Vizyon Belgesi ve Eylem Planı"nın kendileri için yol haritası olduğunu vurgulayarak, bu planın, aileyi merkeze alan ilk eylem planı olması açısından özel bir önem taşıdığını söyledi. Diğer yandan nüfusa ilişkin politikaları Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz'ın başkanlığında bütüncül bir yaklaşımla ele aldıkları Nüfus Politikaları Kurulunu oluşturduklarını hatırlatan Göktaş, bunun yanı sıra sosyal politikalara yön verecek araştırmalar yürütmesi amacıyla Aile Enstitüsünü kurduklarını söyledi. Göktaş, iş ve aile yaşamının uyumlaştırılması noktasında da adımlar attıklarını, geçen ay yürürlüğe giren memurların yarım zamanlı çalışma hakkına ilişkin düzenlemenin bunun en son örneği olduğunu dile getirdi. Türkiye'nin, aile odaklı sosyal politikalarıyla uluslararası alanda örnek gösterilen bir ülke haline geldiğini aktaran Göktaş, Bu doğrultuda 22-23 Mayıs'ta Uluslararası Aile Forumu'nu gerçekleştirdiklerini, 26 ülkeden katılan bakan ve üst düzey katılımcılarla, küresel ölçekte yükselen tehditlere karşı aileyi güçlendirecek çözüm önerilerini ele aldıklarını söyledi. Forumda ortaya koydukları vizyonun sadece Türkiye için değil aile ve nüfusun korunmasını önemseyen tüm ülkeler için ilham kaynağı olacak nitelik taşıdığını vurgulayan Göktaş, şu ifadeleri kullandı: "Sayın Cumhurbaşkanı'mızın forumun kapanışında 2026-2035 dönemini 'Aile ve Nüfus 10 Yılı' olarak ortaya koyduğu vizyon, ülkemizin bu alandaki kararlılığının ve liderliğinin de açık bir göstergesidir. Önümüzdeki 10 yıl boyunca, demografik dayanıklılığımızı güçlendirmek ve nesiller arası dayanışmayı artırmak için çalışacağız. Bu yolculuğa 'Ailemiz geleceğimiz' diyerek çıktık. Bugün gerçekleştirilen Anadolu Buluşmaları da bu çabanın kıymetli bir parçasıdır. Bu anlamda bu buluşmayı, büyük bir aile buluşması olarak gördüğümüzü bir kere daha yinelemek isterim." "Aileyi ele almak bu sürecin en önemli kazanımıdır" Anadolu Federasyonu Başkanı Turgay Aldemir da insanın kendi başına bir varlık olmadığını, çevresiyle, coğrafyasıyla var olduğunu ve buna göre şekillendiğini söyledi. İnsanın, ilk toplumsal tecrübesini ailesinde edindiğini belirten Aldemir, "İnsanlıkta şu an yaşanan birçok kriz, aslında ailede ihmal edilmiş sevginin, muhabbetin, güvenin, huzurun eksikliğinden kaynaklanan problemlere dönüşüyor." dedi. Aldemir, ailenin rolünü, karşılaştığı zorlukları ve geleceğini sempozyumda ele alacaklarını bildirerek, "Aile kurumunu güçlendirmek, aileyi katmanlı bir şekilde ele almak bu sürecin en önemli kazanımıdır. Bunun için bizim tüm stratejimiz bu meseleyi güçlendirmek ve daha ileri bir noktaya götürmektedir." dedi. Konuşmaların ardından Aldemir, deprem bölgesindeki atölyelerde çalışan kadınların yaptığı hediyeleri Bakan Göktaş'a takdim etti.

Depremler değil, ihmal ve denetimsizlik öldürüyor Haber

Depremler değil, ihmal ve denetimsizlik öldürüyor

Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB) Başkanı M. Erdal Eren, 17 Ağustos Marmara Depremi’nin yıl dönümü dolayısıyla yaptığı açıklamada, “Depremler değil, ihmal, denetimsizlik ve kusurlu yapılar can alıyor. Afet odaklı kentsel dönüşüm, yalnızca inşaat sektörünün değil, ülkenin ortak sorumluluğudur. Yeni acılar yaşamamak için kaybedecek vaktimiz yok” dedi. İSTANBUL (İGFA) - Marmara Depremi’nin 26. yıl dönümü nedeniyle açıklama yapan Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB) Başkanı M. Erdal Eren, “17 Ağustos 1999 Marmara Depremi’nin üzerinden 26 yıl geçti; ama, acımız hâlâ taze. Depremler değil, ihmal, denetimsizlik ve kusurlu yapılar can alıyor. Afet odaklı kentsel dönüşüm, yalnızca inşaat sektörünün değil, ülkenin ortak sorumluluğudur. Yeni acılar yaşamamak için kaybedecek vaktimiz yok” dedi. Marmara Depremi’nde hayatını kaybeden 18 binden fazla vatandaşımızı rahmetle andığını dile getiren TMB Başkanı M. Erdal Eren, “Marmara Depremi’nden bu yana, başta 6 Şubat 2023 Kahramanmaraş merkezli depremler olmak üzere meydana gelen büyük afetler, ülkemizin deprem gerçeğini en acı şekilde bizlere göstermiştir. Bu sürede ülkemizde yaklaşık 90 bin vatandaşımızı depremlerde yitirdik. 1 milyondan fazla bina yıkıldı veya ağır hasar gördü. Bu tablo, dayanıksız yapı üretiminin de ne denli yaygın olduğunu ortaya koymuştur” ifadelerini kullandı. DÖNÜŞÜM SÜRECİ HIZLANDIRILMALI Türkiye nüfusunun yüzde 90’ından fazlasının birinci derece deprem bölgelerinde yer aldığını ve deprem kuşağında yer alan bir ülkenin hazırlıklarının ertelenemeyeceğinin altını çizen TMB Başkanı M. Erdal Eren, zemin şartlarını dikkate alan imar planları ile güncel yapı şartnamelerinin hazırlanması gerektiğini ve kaçak yapılaşmanın önlenmesinin zorunlu olduğunu dile getirdi. Yüksek riskli yapı stokunun hızla yenilenebilmesi için etkin kentsel dönüşüm politikalarının hayata geçirilmesi gerektiğini vurgulayan Başkan Eren, 2019 yılında yürürlüğe giren “Yapı Müteahhitlerinin Sınıflandırılması ve Kayıtlarının Tutulması” yönetmeliğinin tavizsiz uygulanmasının önemine dikkat çekti. “Her yeni afet bize aynı gerçeği hatırlatıyor: Hazırlıklarımızı yapıp önlemimizi alırsak can kayıplarını önleyebiliriz” ifadelerini kullanan Başkan Eren, “Bilim insanlarının uyardığı Büyük Marmara Depremi’nin riski her geçen gün artıyor. Afet odaklı dönüşüm sürecinin hızlandırılması gerekiyor. Kamu ve özel sektör işbirliğiyle, bilimin rehberliğinde ve sıkı denetim mekanizmalarıyla güvenli şehirler inşa etmeliyiz. Bunun bir an önce gerçekleşebilmesi için arsa maliyetlerini düşürecek yasal düzenlemelerin hayata geçirilmesi, finansman modellerinin çeşitlendirilmesi ve nitelikli iş gücü açığını kapatacak eğitim reformlarının yapılması önemlidir. Alacağımız her önlem, geleceğimizi korumak için güçlü bir adımdır” dedi.

Aile Yılı kapsamında genç çiftlere destek Haber

Aile Yılı kapsamında genç çiftlere destek

Aile ve Gençlik Fonu kapsamında genç çiftlere sağlanan destekler, ülke genelinde yürütülen yerel iş birlikleri sayesinde daha da genişliyor. Aile Yılı kapsamında evlilik ve düğün hazırlığı sürecindeki gençler belediyelerle yapılan iş birliği çerçevesinde ücretsiz nikah işlemleri, ücretsiz düğün salonu, çeyiz yardımı gibi 16 farklı kategoride 109 belediye tarafından sunulan 168 destekten yararlanabiliyor. ANKARA (İGFA) - Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığınca aile müessesesinin desteklenmesi, güçlendirilmesi, gençlerin sosyal risklere karşı korunması ve gelişimlerine destek sağlanmasına yönelik kaynağın oluşturulması amacıyla kurulan Aile ve Gençlik Fonu kapsamında Evlenecek Gençlerin Desteklenmesi Projesi geçtiğimiz yıl hayata geçirildi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın söz konusu projenin Aile Yılı dolayısıyla 81 ilde yaygınlaştırılması müjdesinin ardından ise Türkiye'nin dört bir yanından evlenecek gençler projeye başvurmaya devam ediyor. Gençlere 48 ay vadeli, 2 yılı geri ödemesiz, 150 bin lira tutarında faizsiz kredi desteğinin verildiği proje kapsamında aynı zamanda çiftlere Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlükleri ve Sosyal Hizmet Merkezlerinde görevli uzmanlar tarafından evlilik öncesi ve sonrası eğitim ve danışmanlık hizmetleri de sunuluyor. Belediyelerden sunulan destekler Proje kapsamında sunulan faizsiz kredi desteğine ek olarak, hayatlarını birleştirme yolunda ilk adımlarını atan genç çiftlere, evlilik ve düğün hazırlıkları sürecinde yapacakları alışverişlerde çeşitli indirimlerden yararlanabilmeleri için firma ve esnaflarla iş birliği çalışmaları da devam ediyor. Genç çiftlere sağlanan destekler, ülke genelinde yürütülen yerel iş birlikleri sayesinde daha da genişliyor. Çiftler Aile Yılı kapsamında belediyelerle yapılan iş birliği çerçevesinde ücretsiz nikah işlemleri, ücretsiz düğün salonu, çeyiz yardımı gibi 16 farklı kategoride 109 belediye tarafından sunulan 168 destekten yararlanabiliyor. 61 belediye ücretsiz düğün salonu, 35 belediye ücretsiz nikah işlemleri ve 10 belediye indirimli düğün salonu imkanı sunuyor. 16 belediye beyaz eşya, çeyiz ve mobilya desteği sağlarken, 12 belediye doğrudan maddi destek veriyor. 17 belediye nikah cüzdanı ücretini karşılama, ücretsiz fotoğraf çekimi, ulaşım ve konaklama gibi farklı alanlarda destekler sunuyor. Ayrıca, 11 belediye tarafından evlilik hediyesi verilirken, 6 belediye gelinlik, damatlık ve giyim desteği sağlıyor. Yeni evlenecek gençler evlilik ve düğün hazırlıkları sürecinde yapacakları alışverişler için bugüne kadar yapılan iş birlikleri sonucunda yerel düzeyde 1.098, ulusal düzeyde 39 firmayla yapılan indirim anlaşmasıyla firmaların sunduğu mevcut indirimlere ek yüzde 10'dan yüzde 35'e varan oranlarda indirimlerden faydalanmaya devam ediyor. 13 bin 903 genç, indirim kampanyasından yararlandı Öte yandan söz konusu indirimlerden yararlanmak isteyen 13 bin 903 genç kendilerine özel tanımlanan indirim kodunu e-Devlet üzerinden oluşturdu. Çiftler, proje kapsamında indirimlerden yararlanmak için e-devlet üzerinden indirim kodunun nasıl oluşturulacağına ve kampanyalara ilişkin detaylı bilgiye "https://ailegenclikfonu.aile.gov.tr/kampanyalar" adresinden ulaşabiliyor.

Mücahit Birinci Kimdir? Hakkındaki iddalar.. Haber

Mücahit Birinci Kimdir? Hakkındaki iddalar..

AK Parti’nin eski MKYK üyesi ve avukat Mücahit Birinci, son günlerde CHP lideri Özgür Özel’in gündeme getirdiği iddialar sonrası kamuoyunun odağında. Birinci’nin geçmişi, siyasi kariyeri ve hakkındaki suçlamalar tartışılıyor. 1974 yılında Rize’de doğan Mücahit Birinci, İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden 1998 yılında mezun oldu. 2000 yılından itibaren İstanbul’da serbest avukat olarak çalışmaya başladı. Siyasi gündeme dair televizyon programlarında yorumculuk yapan Birinci, ayrıca Tefekkür ve Yeni Yaklaşım dergilerinde köşe yazarlığı yaptı. Sivil toplum alanında da aktif bir isim olan Birinci; Genç Yönetici ve İş Adamları Derneği (GYİAD), Demokrat Hukukçular Derneği, Kas Hastalıkları Derneği ve Yeşilay Beylikdüzü Şubesi gibi birçok kuruluşta görev aldı. Siyasi Kariyer Birinci, AK Parti teşkilatında 2012–2014 yılları arasında Beylikdüzü İlçe Başkan Yardımcılığı yaptı. 2014 yerel seçimlerinde Beylikdüzü Belediye Meclis Üyesi seçildi. 2014–2019 yılları arasında Beylikdüzü Belediye Meclisi Grup Başkanvekilliği görevini yürüttü. 2021’de AK Parti 7. Olağan Büyük Kongresi ile Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK) üyeliğine seçildi. Mücahit Birinci’nin babası, ünlü tarihçi ve yazar Yavuz Bahadıroğlu olarak tanınan Niyazi Birinci’dir. Evli ve iki çocuk babasıdır. Hakkındaki İddialar ve Soruşturma Süreci CHP Genel Başkanı Özgür Özel, geçtiğimiz günlerde yaptığı sert açıklamada, Mücahit Birinci’nin iş insanı Murat Kapki ile cezaevinde görüştüğünü öne sürdü. İddiaya göre Birinci, Kapki’ye 1,5 sayfalık bir ifade metni götürdü ve “Bu metni imzala, 2 milyon dolar ver, kurtulursun” teklifi yaptı. Özel’in bu sözleri, siyasette büyük yankı uyandırdı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, bu iddialar üzerine resen soruşturma başlattı. Murat Kapki’nin de savcılığa giderek şikayette bulunduğu öğrenildi. Birinci’nin adı daha önce de televizyon programlarındaki sert çıkışlarıyla gündeme gelmişti. Ancak bu kez iddialar, rüşvet ve yargıya müdahale suçlamalarıyla birleşince tartışma farklı bir boyuta taşındı. Mücahit Birinci ise henüz detaylı bir savunma yapmadı; sosyal medya hesabından yalnızca kısa açıklamalarla hakkındaki suçlamaları reddetti. Soruşturma süreci devam ederken, hem siyasi kulislerde hem de kamuoyunda “iddialar doğru mu, değil mi?” tartışması sürüyor.

İşçi sayısı artarken sendikalaşma oranı düştü! En fazla işçi hangi sektörde? Haber

İşçi sayısı artarken sendikalaşma oranı düştü! En fazla işçi hangi sektörde?

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın 2025 Temmuz ayı istatistiklerine göre, Türkiye’de işçi sayısı 17,3 milyona ulaşırken, sendikalı işçi sayısı 2,4 milyona geriledi; sendikalaşma oranı yüzde 14,02 oldu. Sendikalar arasında lider Türk Metal olurken, en fazla işçi; ticaret, büro, eğitim ve güzel sanatlar sektöründe oldu. ANKARA (İGFA) - Bugünkü Resmi Gazete’de yayımlanan “6356 Sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu Gereğince; İşkollarındaki İşçi Sayıları ve Sendikaların Üye Sayılarına İlişkin 2025 Temmuz Ayı İstatistikleri Hakkında Tebliğ”, Türkiye’deki işçi ve sendika verilerini kamuoyuyla paylaştı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın verilerine göre, işçi sayısında artış yaşanırken sendikalaşma oranında düşüş gözlendi. İŞÇİ SAYISI ARTIYOR, SENDİKALAŞMA GERİLİYOR Söz konusu tebliğe göre, 2025 Ocak ayında 16 milyon 864 bin 733 olan kayıtlı işçi sayısı, Temmuz ayında 461 bin 410 kişi artarak 17 milyon 326 bin 143’e yükseldi. Ancak, sendikalı işçi sayısı aynı dönemde 2 milyon 524 bin 547’den 2 milyon 429 bin 527’ye düşerek yaklaşık 95 bin kişilik bir azalma gösterdi. Bu durum, sendikalaşma oranının Ocak ayındaki yüzde 14,97 seviyesinden yüzde 14,02’ye gerilemesine neden oldu. EN FAZLA İŞÇİ HANGİ SEKTÖRDE? 20 iş kolu arasında en fazla işçinin bulunduğu alan, 4 milyon 526 bin 306 işçiyle “ticaret, büro, eğitim ve güzel sanatlar” sektörü oldu. Bu sektörü, 1 milyon 967 bin 585 işçiyle “metal” ve 1 milyon 857 bin 769 işçiyle “inşaat” iş kolları takip etti. SENDİKALAR ARASINDA LİDER TÜRK METAL Toplam 235 işçi sendikasından 65’i, yüzde 1’lik barajı aşarak toplu iş sözleşmesi yapma yetkisi kazandı. En fazla üyeye sahip sendika, 284 bin 541 üyeyle Türk Metal Sendikası olurken, onu 263 bin 999 üyeyle Hizmet-İş ve 224 bin 289 üyeyle Öz Sağlık-İş izledi. Türk Metal, bir önceki döneme göre üye kaybı yaşasa da liderliğini korudu. Veriler, Türkiye’de sendikalaşma oranının düşük seviyelerde seyrettiğini ve işçi örgütlenmesinin sınırlı kaldığını ortaya koydu. Söz konusu sendikalar ve üye sayılarına ilişkin Resmi Gazete'deki tebliğe ulaşmak için tıklayabilirsiniz

İnegöl Belediyesi'nden yangın bölgesindeki söndürme çalışmalarına destek Haber

İnegöl Belediyesi'nden yangın bölgesindeki söndürme çalışmalarına destek

Bursa İnegöl Belediyesi, Bilecik bölgesinde çıkan orman yangınlarına müdahale çalışmalarına destek olmak amacıyla harekete geçti. Yangınların kontrol altına alınması için yürütülen çalışmalara katkı sunmak üzere belediyeye ait su tankeri ile personel bölgeye sevk edildi. BURSA (İGFA) - Bursa İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban’ın talimatıyla hızla organize olan İnegöl Belediyesi ekipleri, yangın bölgesine yönlendirilerek yangın söndürme faaliyetlerine katıldı. Belediyeye ait su tankeri, özellikle ulaşılması zor noktalarda Orman Genel Müdürlüğü ekiplerine destek veriyor. Su taşıma ve soğutma faaliyetlerinde görev alan İnegöl Belediyesi ekipleri, koordineli bir şekilde çalışmalara katkı sunuyor. “DOĞAMIZA SAHİP ÇIKMAK BOYNUMUZUN BORCU” Konuya ilişkin açıklama yapan İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban, “Ormanlık alanlarımızda maalesef etkili bir yangınla karşı karşıyayız. İnegöl Belediyesi olarak biz de bu felakete kayıtsız kalamazdık. Yangınlara müdahale eden ekiplerimize destek olmak amacıyla su tankerimiz ve ekibimizi bölgeye yönlendirdik. İnşallah en kısa sürede yangın kontrol altına alınır ve daha fazla alan zarar görmeden bu afet atlatılır. Bu, sadece bir bölgenin değil, hepimizin meselesi. Doğamıza sahip çıkmak boynumuzun borcudur. Yangınlara müdahale sırasında hayatını kaybeden şehitlerimize Allah'tan rahmet, sahada cansiperane mücadele eden tüm ekiplerimize de güç kuvvet diliyoruz.” ifadelerini kullandı. VATANDAŞA DUYARLILIK ÇAĞRISI Yangın riski yüksek sıcak yaz günlerinde vatandaşların da daha dikkatli olması gerektiğine vurgu yapan Başkan Taban, şu çağrıda bulundu: “Özellikle ormanlık alanlarda ateş, tarlalarda anız yakılmaması, sigara izmaritlerinin doğaya atılmaması hayati önem taşıyor. En küçük ihmal, binlerce ağacın ve canlı yaşamının yok olmasına neden olabilir. Herkesin bu konuda sorumluluk alması gerekiyor.” dedi.

Ordu Aybastı’da yılların yol hasreti sona erdi Haber

Ordu Aybastı’da yılların yol hasreti sona erdi

Ordu Büyükşehir Belediyesi, Tokat bağlantısını sağlayan önemli güzergahlardan biri olan Aybastı Pelitözü Mahallesi’nde yürüttüğü asfalt çalışmalarını tamamladı. ORDU (İGFA) - Ordu Aybastı ilçesi Pelitözü Mahallesi Kızılot Yaylası ile Tokat Bozcalı Beldesini birbirine bağlayan, Aybastı iç kısımdan Tokat’a kestirme yol özelliği taşıyan 6 km’lik güzergahta konforlu ulaşımın kapıları aralandı. Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Mehmet Hilmi Güler’in katılımı ile yolun açılışı gerçekleştirildi. BAŞKAN GÜLER BÜYÜK BİR COŞKU İLE KARŞILANDI Yol açılışı ve çeşitli programlara katılmak üzere Aybastı ilçesine giden Başkan Güler, mahalleli tarafından davul zurna eşliğinde coşkulu bir şekilde karşılandı. Açılış töreninde kurban kesildi, mahalle girişine asılan “babalar sözünü tutar” sloganlı pankart ile Aybastılılar Başkan Güler’e teşekkürlerini iletti. “ALLAH ŞÜKÜR OLSUN SÖZÜMÜZDE DURDUK” Yolun açılışında vatandaşlara seslenen Başkan Güler hizmet yolunda durmadan çalışmalara devam ettiklerini belirterek konuşmasında şu sözlere yer verdi: “Allah şükür olsun sözümüzde durduk. Bu hizmeti bize nasip ettiği için ne kadar şükür etsek azdır. Hizmet yolunda çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Siz de bütün güzelliklere, hizmetlere layıksınız. Biz sizlere hizmet edeceğiz siz de bu hizmetleri kullanacaksınız. Allah ağzımızın tadını bozmasın.” ULAŞIMDA ÖNEMLİ BİR RAHATLAMA Yapılan asfalt çalışması ile hem Aybastı hem de çevre bölgeler için ulaşımda önemli bir rahatlama sağlanırken, Büyükşehir Belediyesinin kırsala yönelik hizmetleri bir kez daha takdir topladı.

Bakan Tekin Türkiye-Sri Lanka iş birliği toplantısında Haber

Bakan Tekin Türkiye-Sri Lanka iş birliği toplantısında

Millî Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'in eş başkanlığında Türkiye ile Sri Lanka arasında ekonomik ve teknik alanlarda iş birliğini güçlendirmek amacıyla kurulan "Ekonomik ve Teknik İş Birliği Komisyonu 3. Toplantısı" açılış oturumu yapıldı. ANKARA (İGFA) - Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin; Sri Lanka Ticaret, Gıda Güvenliği ve İş Birliği Bakanı Wasantha Samarasinghe ile başkent Kolombo'da gerçekleşen "Türkiye Sri Lanka Ortak Ekonomik ve Teknik İş Birliği Komisyonu 3. Toplantısı Açılış Oturumu"na katıldı. Bakanlığın resmi internet sitesinde yer alan habere göre burada konuşan Bakan Tekin, Sri Lanka'da bulunmaktan duyduğu memnuniyeti ifade ederek, pandemi döneminde çevrim içi gerçekleştirilen bir önceki toplantının ardından bu kez yüz yüze bir araya gelmekten ve Türkiye ile Sri Lanka arasındaki ekonomik ve teknik iş birliğini tüm yönleriyle değerlendirme fırsatı bulmaktan büyük memnuniyet duyduğunu kaydetti. Bakan Tekin, "Küresel ekonomi; son yıllarda çok boyutlu ve karmaşık bir dönüşüm sürecinin içinde. Hem ekonomi ile ilgili enstrümanlar değişiyor hem de dünyada jeopolitik dengelerde çok hızlı bir değişim yaşanıyor." değerlendirmesini yaptı. Bölgesel istikrarsızlıklar ve ticaret politikalarında da sertliklerle küresel belirsizliklerin beraberinde geldiğini dile getiren Bakan Tekin konuşmasına, şöyle devam etti: "Tahmin edilen uluslararası çatışmalar belirgin hâle gelmeye başlıyor. Öngörülemeyen çatışmalar dünya sahnesinde gözükmeye başladı. Ukrayna'daki savaş, Gazze'de yaşanan trajedi... Tüm bu bahsettiğimiz siyasi ve ticari ilişkiler, uluslararasını da etkiliyor. Türkiye Cumhuriyeti olarak bütün ilişkilerimizi karşılıklı demokrasi, insan hakları ve barış üzerine kurgulamayı tercih ediyoruz. Bugün de bu gerçekler ışığında Sri Lanka ile ilişkilerimizi geliştirmek için buradayız." Bakan Tekin, söz konusu ortamda küresel tedarik zincirlerinin yeniden şekillendiğine işaret ederek çok taraflı ticaret sisteminin sorgulandığı ve ekonomik yapının temel taşlarının sınandığı bir döneme tanıklık edildiğini belirtti. Tekin, "Türkiye olarak dünyanın tamamındaki ülkelerle bu perspektifte ilişkiler geliştirmek istiyoruz. Bu bağlamda Sri Lanka ile ilişkilerimizi stratejik olarak önemsiyoruz." dedi. Daha önceki toplantılarda da birçok iş birliği önerisinin gündeme geldiğini belirten Bakan Tekin, "Ticari ve ekonomik ilişkileri kurumsal bir çerçeveye oturtacak anlaşma, protokol ve mutabakat zaptı önerileri üzerinde anlaşma sağlanmıştır." diyerek, bürokratik süreçleri tamamlanmayan anlaşmalarda ilgili de bugünkü toplantılar neticesinde bir hız kazanılacağını ifade etti. Bakan Tekin, "İnanıyorum ki bugünkü toplantılar neticesinde bu taslaklar yeniden gözden geçirilecek, önceliklendirilecek ve hızlı bir biçimde uygulamaya geçirilecektir. Örneğin yatırımcıların karşılıklı teşviki ve korunması anlaşması sürecini Sri Lanka'nın yeni yatırım yasası ışığında fazla gecikme yaşamadan başlatabilmeyi ümit ediyoruz. Aynı şekilde eğitim iş birliği anlaşması ve tarım alanındaki mutabakat muhtırasının bugünkü görüşmelerde imzalanarak hayata geçirilebileceğine inanıyorum" diye konuştu.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.