Hava Durumu

#Özgüven

Haberler Güncel Haber Gündem Haberler | habergüncel.com.tr - Özgüven haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Özgüven haber sayfasında canlı gelişmelere ulaşabilirsiniz.

Kocaeli'de ara tatili at üstünde geçirdiler Haber

Kocaeli'de ara tatili at üstünde geçirdiler

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, 7-12 yaş arası çocuklara yönelik ücretiz at biniş eğitimleri verdi. Ara tatil kapsamında yapılan eğitimlerde 400 çocuk binicilikle tanışma fırsatı buldu. KOCAELİ (İGFA) - Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, ara tatil dönemini verimli ve eğlenceli geçirmek isteyen çocuklara yönelik özel bir etkinliğe imza attı. Bu kapsamda Kadın ve Aile Hizmetleri Dairesi Başkanlığı’na bağlı Çocuk Hizmetleri Şube Müdürlüğü’nün 7-12 yaş arası çocuklara yönelik düzenlediği ücretsiz at biniş eğitimleri yoğun ilgi gördü. Bir hafta boyunca süren program kapsamında 400 çocuk binicilikle tanışma fırsatı buldu. AT SEVGİSİ AŞILANDI Binicilik sporunu sevdirmek ve çocuklara hayvan sevgisini aşılamak amacıyla Büyükşehir Belediyesi’nin uzman eğitmenleri eşliğinde gerçekleştirilen eğitimlerde çocuklar; atlarla iletişim kurma, temel binicilik kuralları ve hayvan sevgisinin önemi gibi konularda bilgilendirildi. At çiftliğinde ilk kez ata binen birçok çocuk unutulmaz anlar yaşarken, veliler de çocuklarının hem eğlenip hem öğrenmesini memnuniyetle karşıladı. ÇOCUKLARIN FİZİKSEL GELİŞİMİNE DESTEK Program boyunca her bir çocuk için güvenlik önlemleri titizlikle uygulanırken, biniş öncesi teorik bilgiler ve pratik uygulamalarla keyifli bir öğrenme ortamı sağlandı. Ara tatil etkinlikleri kapsamında gerçekleştirilen binicilik eğitimleriyle erken yaşta atla tanışan çocuklarda sorumluluk, liderlik, disiplin, sağduyu, özgüven, doğa ve hayvan sevgisi aşılanmış oldu. Aynı zamanda fiziksel gelişimi ve sosyal becerilerini artıran çocuklar, ara tatili at üstüne geçirerek unutulmaz bir deneyim kazandı.

520 gramla tutunduğu hayatı Gonca’da gelişiyor Haber

520 gramla tutunduğu hayatı Gonca’da gelişiyor

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi bünyesinde hizmet veren Gonca Engelsiz Yaşam Merkezi, ailelerin adeta umut merkezi oluyor. Gonca bu kez, henüz 25 haftalık iken 520 gram olarak dünyaya gelen İpek Özkal’ın hayatına dokundu. 3 yaşındaki minik İpek, Gonca’da büyüyerek gelişim gösteriyor. KOCAELİ (İGFA) - Minik İpek’in hikâyesi, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin sunduğu hizmetlerin hem bireylerin hem de ailelerin hayatı için ne kadar yararlı olduğunun en açık örneklerinden biri. Yaklaşık 3 aydır ailesiyle birlikte Gonca Engelsiz Yaşam Merkezi’ne gelen İpek Özkal bu farkındalığı görebileceğiniz çocuklardan sadece biri. Minik İpek merkeze geldiğinde annesinin elini bırakıp neşeyle koşuyor, kitaplara uzanıp inceliyor, hocalarına sarılıyor. Annesi Esra Özkal bu durumu şöyle açıklıyor; “Buraya geldiğimizde sanki her şey biraz daha kolaylaşıyor. Neredeyse merkezdeki her yeri öğrendi. Gonca’ya gelmeden önceki geceler ‘okuluma gideceğim’ diyerek heyecanla sayıklıyor.” HAYATA 520 GRAMLA TUTUNMAK Gonca’nın tatlı dilli sevecen ve bir o kadar da güler yüzlü üyesi İpek Özkal merkez için çok değerli. 25+5 haftalık dünyaya gelen İpek, 4,5 ay yoğun bakımda kaldı. Annesi Esra Özkal o günleri “Evde neşe yoktu, sanki hava kararınca ev de kararıyordu” şeklinde özetledi. Tüm zorluklara rağmen İpek yaşama direndi. Hem minik İpek’in hem de ailesinin mücadelesi bugün birçok aileye örnek oluyor. Bu süreci Gonca ile yürüten anne Esra Hanım, İpek’in burada kendini güvende hissettiğini, yaşına uygun etkinlikler sayesinde hem sosyalleştiğini hem de özgüven kazandığını söyledi. Merkezdeki ilgi ve şefkatin, özellikle küçük yaşta olan İpek’in gelişimine büyük katkı sunduğunu vurgulayan Esra Hanım, “Onu her gün biraz daha mutlu ve istekli görmek benim için tarif edilemez bir duygu” ifadelerini kullandı. GONCA İLE BÜYÜRKEN GELİŞİYOR Bir yakınları vasıtasıyla Özkal ailesi Büyükşehir Belediyesi’nin en kıymetli hizmetlerinden birini verdiği Gonca ile tanıştı. Merkezin uzman ekibiyle her öğrenci için olduğu gibi İpek içinde özel programlar belirlendi. Gonca’da yürütülen programla İpek’in gelişiminde gözle görünür farkındalıklar oluştu. Dokunmaya karşı hassas olan İpek artık çimene, kuma, oyun hamuruna çok daha rahat temas ediyor, dikkat süresi belirgin şekilde artıyor. Denge, koordinasyon ve hareket kontrolü güçlenen, ayrıca kornea nakli geçmişi nedeniyle özel seçilen ışıklı materyallerle görsel takip becerisi gelişen İpek, Gonca sayesinde artık büyürken gelişim gösteriyor. Anne Esra Özkal, Gonca’nın kendileri için ne ifade ettiği sorulduğunda, “Böyle bir imkânı dışarıda karşılamak çok zor. Bu merkez aileler için gerçekten çok kıymetli. İyi ki Gonca var. Bunu öylesine bir ifadeyle söylemiyorum. İpek için özel kurslara bakıyorduk. Kurslar neredeyse ateş pahası ama Gonca’da biz bu hizmetlerin tamamına ücretsiz ulaşıyoruz. Kızım için gerçekten çok koşturuyorum, çok araştırıyorum, çok soruyorum. Buradaki hocalarımızla iletişime geçiyorum. Geçtiğimiz günlerde diyetisyen hocaya bir şey sorduğumda beni çok güzel yönlendirdi. Bireysel hocamıza da aynı şekilde soruyorum, ‘nasıl yapalım, nasıl yönlendireyim?’ diye. Bu şekilde yönlendirmeler yaparak daha güzel ilerliyoruz. Bu yüzden Gonca gerçekten iyi ki var.” diyerek duygu ve düşüncelerini dile getirdi.

Bursa PERDER'den bağımlılıkla mücadeleye örnek çalışma Haber

Bursa PERDER'den bağımlılıkla mücadeleye örnek çalışma

Bursalı perakendeciler; bedensel, ruhsal ve sosyal yönden büyük hasarlara yol açan bağımlılık ile mücadelede örnek bir çalışma başlattı. BURSA (İGFA) - Sosyal sorumluluk çalışmalarına hızla devam eden Bursa Perakendeciler (PERDER) Derneği, bağımlılıkla mücadele eden bireylere destek amacıyla harekete geçti. Ruhsal ve fiziki hasarların yanı sıra ölümle sonuçlanabilen bağımlılık ile mücadele eden Bağımsız Yaşam Derneği (BAY-DER) Bursa Şubesine perakendecilerden destek geldi. Bursa PERDER yönetimi; tedavilerini başarıyla tamamladıkları için sertifika verilen bireylerin, çöküşten zirveye giden yolda yaşadıklarına tanıklık ederken duygusal anlar yaşadı. Perakendeciler; yeniden özgüven sahibi olan bireylerin, yeni hayatlarını inşa etmelerinin desteklenmesi için BAY-DER’in çalışmalarına aktif katkı sağlamaya başladı. BAY-DER Bursa Şube Müdürü Yakup Aişeoğlu, Bursa PERDER Yönetim Kurulu Başkanı Haşim Kılıç'ı ziyaret ederek sağlanan desteklerden dolayı teşekkür plaketi takdim etti. ‘BAŞKA CANLAR YANMASIN’ Sosyal sorumluluk bilinciyle ihtiyaç sahibi vatandaşlara akülü tekerlekli sandalye bağışı yaptıklarını hatırlatan ve bağımlılıkla mücadeleye de odaklandıklarını belirten Haşim Kılıç, “Ağzındaki bir damla su ile yangını söndürme yoluna çıkan karınca misali, uzun ama yürümeye değer bir yolda ilerleyen BAY-DER'de yürütülen faaliyetler takdire şayan. Ücretsiz ve ilaçsız tedavi yöntemiyle yüzlerce bağımlının adeta yaşama döndürüldüğü BAY-DER'de bu illetten kurtulan bazı bağımlıların, danışmanlık yaptığını da gördük. Tüm üyelerimiz ile bu anlamlı yolculukta onları hiç yalnız bırakmayacağız. 'Maddeden manaya' mottosuyla çalışmalarını sürdüren BAY-DER'in bu önemli mücadelelerinde her zaman yanlarında olacağız. Yeter ki başka canlar yanmasın.” diye konuştu.

CEYKAD’dan 'Renklerle Umut' projesi Haber

CEYKAD’dan 'Renklerle Umut' projesi

Cesur Yürekli Kadınlar Derneği (CEYKAD), Uludağ Üniversitesi Sınıf Öğretmenliği Topluluğu iş birliğiyle yürüttüğü “Renklerle Umut” projesi kapsamında Orhaneli Erenler İlköğretim Okulu’nda eğitim gören çocuklara renkli dokunuşlarla umut oldu. BURSA (İGFA) - Kadınların ekonomik, sosyal ve kültürel anlamda güçlenmesi için kurulan CEYKAD, bu kez çocukların dünyasına renk kattı. Dernek, Uludağ Üniversitesi Sınıf Öğretmenliği Topluluğu ile birlikte yürüttüğü “Renklerle Umut” projesi kapsamında Orhaneli Erenler İlköğretim Okulu’nda anlamlı bir projeye imza attı. “ÇOCUKLAR OKULA GÜLÜMSEYEREK GİTSİN” Projeye ilişkin değerlendirmelerde bulunan Cesur Yürekli Kadınlar Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Belgin Şen, toplumsal dönüşümün temellerinin çocuklardan başladığını vurguladı. Başkan Şen, “Renklerle Umut projemiz, sadece bir boyama etkinliği değil; çocuklara sevgi, umut ve özgüven aşılayan bir toplumsal dayanışma örneği. Biz, çocukların her sabah okullarına gülümseyerek gitmelerini, duvarlardaki renklerde kendi hayallerini görmelerini istedik. Cumhuriyet’imizin 102. yılında, geleceğimiz olan çocuklara Cumhuriyet değerlerini ve birlikte üretmenin güzelliğini hissettirmek bizim için büyük bir onur” dedi. “EĞİTİM EN GÜÇLÜ DÖNÜŞÜM ARACI” “Eğitim, bizim için en güçlü dönüşüm aracıdır. Önümüzdeki dönemde kütüphane kurma, kitap bağışı kampanyaları ve gezici atölyeler gibi projelerle daha fazla çocuğa ulaşmayı hedefliyoruz” diyen Başkan Şen son olarak şunları söyledi: “Eğitim, derneğimizin en önemli odak alanlarından biri. Önümüzdeki dönemde de benzer projeleri hayata geçirmeyi, farklı okullarda ve farklı ihtiyaçlara yönelik çalışmalar yapmayı planlıyoruz. Ayrıca, kütüphane kurma, kitap bağışı kampanyaları ve eğitim materyali desteği gibi projelerle eğitimi desteklemeye devam edeceğiz. Toplumsal dönüşümün ancak eğitim ve dayanışmayla mümkün olduğuna inanıyor, bu yolda çalışmalarımızı sürdürmekten büyük mutluluk duyuyoruz.” Cumhuriyet’in 102. yılı dolayısıyla özel bir temayla gerçekleştirilen proje kapsamında, gönüllü öğrenciler okulun duvarlarını, bahçesini ve oyun alanlarını renklerle süsledi. Çocuklar hem boyama etkinliklerine katıldı hem de öğretmen adaylarıyla birlikte çeşitli yaratıcı atölyelerde buluştu. Etkinlik boyunca, paylaşma, dayanışma ve hayal gücü temaları ön plana çıkarıldı.

Kekemelik utanılacak değil, anlaşılması gereken bir durum Haber

Kekemelik utanılacak değil, anlaşılması gereken bir durum

Uzman Dil ve Konuşma Terapisti Burçin Mutlu, kekemeliğin psikolojik değil genetik ve nörolojik nedenlerden kaynaklandığını belirtti. Erken müdahale ile tedavinin önemini vurgulayan Mutlu, toplumsal önyargılara dikkat çekerek, akıcı konuşma ve özgüven için terapilerin rolünün büyük olduğunu söyledi. İSTANBUL (İGFA) - 22 Ekim Dünya Kekemelik Farkındalık Günü dolayısıyla açıklamalarda bulunan Uzman Dil ve Konuşma Terapisti Burçin Mutlu, kekemelikle ilgili yanlış bilinenlere ve toplumsal önyargılara dikkat çekti. Genellikle 2–5 yaş arasında başlayan bu konuşma bozukluğunun temelinde psikolojik değil, genetik ve nörolojik faktörlerin bulunduğunu vurgulayan Mutlu, “Kekemelik bir taklit ya da heyecanın sonucu değildir” dedi. GEÇER DİYE BEKLEMEK EN BÜYÜK HATA Kekemeliğin yüzde 75–80 oranında kendiliğinden geçme ihtimali olsa da, bu durumun erken müdahaleyle doğrudan ilişkili olduğunu belirten Mutlu, “En büyük hata ‘nasıl olsa geçer’ diye beklemektir. Her geçen ay, kalıcı hale gelme riskini artırır. Bu nedenle çocuklar mutlaka uzman değerlendirmesinden geçmeli ve gerekiyorsa terapi süreci başlatılmalıdır” diye konuştu. Kekemeliğin yalnızca konuşma akıcılığı ile ilgili olmadığını, sosyal ve duygusal yönleriyle de değerlendirilmesi gerektiğini söyleyen Mutlu, özellikle okullarda yaşanan akran zorbalığının çocukları sessizliğe ittiğine dikkat çekerek, “Sınıfta söz isteyen çocuğun gülüşmelerle karşılaşması, kekeme bireyin iş görüşmesinde cümlesinin yarıda kesilmesi, kekemelikten değil önyargılardan kaynaklanır. Bu bireyler kelimelerle değil, sabırsız dinleyicilerle mücadele ediyor. Kekemeliğin en tehlikeli sonucu ‘konuşamamak’ değil, ‘konuşmamayı tercih etmektir.’” dedi. Okul ortamında öğretmenlerin farkındalığının, çocukların akran zorbalığına karşı korunmasında kritik rol oynadığını ifade eden Mutlu, “Kekemeliği alay konusu değil, öğrenme fırsatına dönüştüren sınıflar çocuklara hem özgüven kazandırır hem de topluma insanlık dersi verir” dedi. Burçin Mutlu, kekemelik terapilerinin bireye özel planlandığını ve sadece akıcılığı değil, kişinin konuşma anına duyduğu güveni de güçlendirmeyi hedeflediğini söyledi. DESTEK VERMEK İSTEYENLER İÇİN 4 TEMEL ÖNERİ Kekemelikle yaşayan bireylere yardımcı olmak isteyenlerin şu noktalara dikkat etmesi gerektiğini vurguladı: Ne söylediğine odaklanın, nasıl söylediğine değil. Cümlesini bitirmesi için zaman tanıyın. Göz teması kurun, onu dinlediğinizi hissettirin. Kekemelikten bahsetmekten kaçınmayın, duygusal destek önemlidir. Kişiye özel terapi ile güven yeniden inşa ediliyor

Bursa Osmangazi’de Dünya Kız Çocukları Günü anlamlı etkinliklerle kutlandı Haber

Bursa Osmangazi’de Dünya Kız Çocukları Günü anlamlı etkinliklerle kutlandı

Bursa Osmangazi Belediyesi, kız çocuklarının hayallerine dokunmak, özgüvenlerini desteklemek ve toplumsal farkındalığı artırmak amacıyla 11 Ekim Dünya Kız Çocukları Günü’nü anlamlı etkinliklerle kutladı. BURSA (İGFA) - Panorama 1326 Bursa Fetih Müzesi’nin tarihi atmosferinde düzenlenen etkinliğe Osmangazi Belediye Başkan Yardımcısı Mutlu Esendemir’in yanı sıra muhtarlar ile çok sayıda vatandaş katılım sağladı. Mevsimlik tarım işçisi bir kız çocuğunun okula gitme isteğini konu alan ‘Ceylin’ adlı kısa film gösterimiyle başlayan etkinlik, etkileyici diliyle izleyenlerde derin bir iz bıraktı. Film hakkında söyleşi gerçekleştiren Mor Salkım Kadın Dayanışma Derneği Kurucularından Burcu Üzümcüler, “Ceylin filmi, ne yazık ki binlerce kız çocuğunun yaşadığı gerçeği gözler önüne seriyor. Eğitimine devam etmek isteyen ama mevsimlik işçilik yapmak zorunda kalan bir çocuğun hikayesi, aslında toplumun vicdanına seslenen bir çağrıdır. Her kız çocuğunun tıpkı Ceylin gibi hayal kurmaya ve bu hayallere ulaşmaya hakkı var. Bu anlamlı günde, kız çocuklarının yaşam koşullarına dikkat çekmek, onların eğitimde, sanatta ve sosyal yaşamda eşit fırsatlara sahip olmalarını savunmak en önemli sorumluluğumuzdur. Bu farkındalık gününe katkı sağlayan, duyarlılığı ve desteğiyle her zaman yanımızda olan Osmangazi Belediyesi’ne ve değerli başkanımız Erkan Aydın’a gönülden teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı. ‘Ceylin’ filminin kız çocuklarının eğitim hakkına ve toplumsal eşitlik mücadelesine vurgu yaptığını belirten Film Yönetmeni Tufan Şimşekcan da, “İlk uzun metrajlı filmimiz Ceylin, Türkiye’nin yanı sıra dünyanın farklı ülkelerinde de çok sayıda festivalde gösterim ve tanıtım fırsatı buldu. Bu süreçte hem Türkiye’de hem de yurt dışında izleyicilerle buluşmak bizim için büyük bir gurur kaynağı oldu. Filmimiz erken yaşta evlendirilen, mevsimlik işçi olarak çalışmak zorunda kalan kız çocuklarının hikayesine ışık tutuyor. Bu nedenle Dünya Kız Çocukları Günü’nde bu filmle yer almak, bizim için ayrı bir anlam taşıyor. Bursa’daki izleyiciyle buluşmak, bu farkındalığın yayılması adına son derece değerli. Osmangazi Belediyesi’ne ve Mor Salkım Kadın Dayanışma Derneği’ne bu anlamlı etkinlik için teşekkür ediyorum” diye konuştu. 11 Ekim Dünya Kız Çocukları Günü etkinlikleri kapsamında aynı zamanda Fotoğraf Sanatçısı Faik Kaplan tarafından hazırlanan “Ölüm Bizi Ayırana Kadar” adlı sergi de ziyarete açıldı. Sergide yer alan fotoğraflar, ziyaretçilere çocuk yaşta büyümek zorunda kalan kızların sessiz hikayelerini hissettiren derin ve duygusal bir farkındalık deneyimi yaşattı. Osmangazi Kent Konseyi tarafından gerçekleştirilen ‘Rol Model’ ve ‘Dinle Hisset Söyle’ atölyeleri ise çocukların kendilerini ifade etmelerine, hayal güçlerini geliştirmelerine ve özgüven kazanmalarına katkı sağladı. Osmangazi Kent Konseyi Başkanı Fatma Çil Yılmaz, “Her kız çocuğunun eğitim hakkının eşit olduğuna, özgür ve mutlu bir toplumda büyümesi gerektiğine inanıyoruz. Onların sağlıklı, özgüvenli ve eğitim almış bireyler olarak topluma katılmaları için her zaman yanlarında olmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.