Gıda Güvenliği Haberleri - Son Dakika Gıda Güvenliği Haber Güncel Gelişmeler

Saadet Partisi Bursa'dan gıda zehirlenmeleri uyarısı

Saadet Partisi Bursa İl Başkanı Hamza Gürsel, Türkiye’nin çeşitli bölgelerinde peş peşe meydana gelen gıda zehirlenmeleri hakkında yazılı bir açıklama yaparak önemli uyarılarda bulundu. Gürsel, son haftalarda yaşananların artık “basit bir halk sağlığı sorunu değil, yapısal bir gıda güvenliği krizinin belirtisi” olduğunu ifade etti. BURSA (İGFA) - Saadet Partisi Bursa İl Başkanı Hamza Gürsel, Türkiye'nin ciddi bir gıda güvenliği kriziyle karşı karşıya olduğunu vurgulayarak, “Var olan denetim sistemi yetersiz, erken uyarı mekanizması olmadan risk artmaya devam edecek” dedi. Başkan Gürsel, hapishaneler, öğrenci yurtları, oteller, fabrikalar ve market ürünlerinde görülen zehirlenmelerin mevcut denetim sisteminin yetersizliğini ortaya çıkardığını belirtti. Türkiye genelinde 7.500–8.000 kontrolörün milyonlarca işletmeyle ilgilenmek zorunda bırakılmasının sahadaki yükü “yönetilemez” hale getirdiğini ifade etti. Laboratuvar süreçlerindeki gecikmeler, yavaş geri çağırma mekanizmaları ve ulusal bir erken uyarı sisteminin hâlâ oluşturulmamış olması nedeniyle benzer olayların yinelediğini belirten Gürsel, özellikle toplu yemek sektöründeki denetimsizliğin büyük bir risk oluşturduğunu söyledi. Artan zehirlenme olaylarının toplumda ciddi bir güvensizlik yarattığını belirten Gürsel, ailelerin çocuklarını emanet ettikleri kuruluşlar konusunda endişe duyduğunu, turizmdeki zehirlenmelerin ise hem ülkenin imajına hem de ekonomiye zarar verdiğini dile getirdi. GÜRSEL’DEN ÇÖZÜM ÖNERİLERİ Gürsel, gıda güvenliğinin sağlık, ahlâki ve stratejik boyutlarda milli bir güvenlik konusu olduğunu belirterek, "Ulusal erken uyarı sisteminin kurulması, soğuk zincirin dijital izlenmesi, toplu yemek tedarik zincirinin bağımsız denetime tabi tutulması, şeffaf ve sürekli raporlama sistemlerinin uygulanması" gibi öneriler sundu. Türkiye’nin gıda güvenliğinin ciddi tehdit altında olduğunu belirten Gürsel, “Halkın sofraları korunmalı; helal, temiz ve güvenli gıdaya erişim garanti altına alınmalıdır” dedi.

Genel Başkanlar 'İsli Demlik'te buluştu... Tokat'ta tarım ve hayvancılıkta yeni yol haritası belirlendi

Küçükbaş, sığır, manda ve arıcılık sektörlerinin yetkilileri, Tokat’ta ilk defa bir araya gelerek ortak bir platformda üretim, verimlilik, dijital devrim ve marka oluşturma odaklı yeni dönem stratejilerini ilan etti. Genel başkanların bu konulardaki değerlendirmeleri, Türkiye’nin tarım politikalarında önemli bir değişim sinyali olarak algılandı. Yakup ORAKÇI / TOKAT (İGFA) - Türkiye’nin dört büyük tarım ve hayvancılık birliği başkanları Tokat’ta bir araya gelerek, sektörlerde yaşanan mevcut sıkıntılar ve geleceğe dönük stratejileri paylaştı. Anadolu Basın Yayın Birliği Genel Başkan Yardımcısı ve Haber60 Gazetesi İmtiyaz Sahibi Yakup Orakçı’nın davetiyle İsli Demlik’te organize edilen toplantı, tarım sektörünün geleceğine yönelik geniş kapsamlı değerlendirmelere sahne oldu. Toplantıya; Türkiye Damızlık Koyun-Keçi Yetiştiricileri Birliği Genel Başkanı Turan Saldırıcıer, Türkiye Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği Genel Başkanı İlhan Köten, Türkiye Arıcılar Birliği Genel Başkanı Ali Demir ve Türkiye Damızlık Manda Yetiştiricileri Birliği Genel Başkanı Muzaffer Keser katılım gösterdi. Tokat Haber Gazetesi ve İGF Yönetim Kurulu Üyesi Kemal Özdilek'in de dahil olduğu Tokat basınındaki birçok isim de bu toplantıyı takip etti. “KÜÇÜKBAŞTA ÜRETİMİN ARTMASI GEREKLİ” Küçükbaş hayvancılığın, Türkiye’nin et üretiminin ana unsuru olduğunu ifade eden Turan Saldırıcıer, verimlilik problemlerine dikkat çekerek, “Karmaşık kayıt sistemi ve cazibesi azalmış üretim yöntemi sürdürülebilir değil. Bölgesel damızlık merkezleri kurarak, ıslah çalışmalarını hızlandırıyoruz. Türkiye’nin gıda güvenliği için küçükbaş üretiminin artırılması zorunlu” diye konuştu. İlhan Köten, hayvancılıkta dijitalleşmenin bir gereklilik hâline geldiğini belirterek, "Süt üretiminden soy kütüğüne kadar tüm kayıtlar klasik yöntemlerle tutuluyor. Ülke genelinde dijital takip sistemini zorunlu kılıyoruz. Her bir işletme ölçülebilir olacak" dedi. Muzaffer Keser, manda yetiştiriciliğinin yıllardır düşüşte olduğunu ancak bu trendi tersine çevirmeye kararlı olduklarını belirtti. Keser, “Manda ürünlerinin değerini artırmak için ulusal marka yaratma hamlesi başlatıyoruz. Gençleri bu sektöre kazandıracak destek modelleriyle üretimi yeniden çekici hale getireceğiz” diye konuştu. Arıcılıkta en büyük tehlikenin kalitesiz ve sahte ürünler olduğuna işaret eden Ali Demir, denetim ve kalite odaklı dönüşümü "Tam donanımlı bal analiz merkezleri kuruyoruz. Kalite standartlarını biz belirleyeceğiz. Genç arıcı programı da zorunlu kılınacak.” şeklinde anlattı Tokat’ta gerçekleşen buluşma, dört büyük birliğin sektörleri ortak bir strateji doğrultusunda dönüştürme kararlılığını ortaya koyarken, tarım ve hayvancılıkta dijitalleşme, verimliliği artırma ve markalaşma temelli yeni bir dönemin başlangıcına işaret etti.

İzmir Güzelbahçe Zabıtası'ndan restoranlara sıkı denetim

İzmir'de Güzelbahçe Belediyesi Zabıta Müdürlüğü ekipleri, ilçedeki restoran ve yeme-içme işletmelerinde hijyen, temizlik ve ürün güvenilirliğine yönelik kapsamlı denetimler gerçekleştirdi. İZMİR (İGFA) - Son günlerde ülke genelinde gıda tüketim güvenliği konusunda yaşananlar üzerine, Güzelbahçe Belediyesi harekeye geçti. Ekipleri rutin olarak yaptıkları periyodik denetimleri sıklaştırarak daha yoğun bir kontrol programı başlatıldı. Yapılan denetimlerde; ürünlerin depolama koşullarından mutfak temizliğine, soğuk hava depolarının çalışma düzeninden tüketim tarihi yaklaşan ürünlerin kontrolüne kadar birçok başlık titizlikle incelendi. Zabıta ekipleri yalnızca servis alanlarında değil, mutfak ve depo bölümlerinde de ayrıntılı incelemeler yaptı. İşletmelerde eldiven ve bone kullanımı, çalışma tezgâhlarının temizliği, çapraz bulaşma riski oluşturabilecek unsurlar ve personelin hijyen kurallarına uyumu da denetimlerin önemli başlıkları arasında yer aldı. Kurallara uymadığı tespit edilen işletmeler hakkında tutanak tutulurken, ilgili raporlar İlçe Tarım Müdürlüğü’ne iletildi. GIDA GÜVENLİĞİNDE TAVİZ YOK Güzelbahçe halkının gönül rahatlığıyla yemek yiyebilmesi için ekiplerin sürekli sahada görev yaptığını ifade eden Güzelbahçe Belediye Başkanı Mustafa Günay, denetimlerin hem vatandaş hem de işletmeler için koruyucu bir önlem olduğunun altını çizerek, “Ekiplerimiz düzenli olarak denetimde ve tüm işletmelerin mutfaklarından soğuk hava depolarına, personel kıyafetlerinden depolama şartlarına kadar her alanda titiz bir çalışma yürütüyor. Gıda güvenliği konusunda taviz vermeyeceğiz. Ülkemizde son dönemde yaşanan gıda tüketim güvenliği tartışmaları, kontrollerimizi daha da sıklaştırmamıza neden oldu. Bu denetimlerle yalnızca vatandaşlarımızın sağlığını değil, işletmelerimizi de olası bir olumsuzluğa karşı korumuş oluyoruz. Güzelbahçe günü birlik turizmin en yoğun yaşandığı ilçelerden biri. Ciddi biri restoran zinciri var. Hafta sonları büyük kalabalıkları misafir ediyoruz. Bu yüzden denetim şart. Halkımızın gönül rahatlığıyla ilçemizdeki restoranlardan faydalanması için denetimlerimizi aralıksız sürdüreceğiz” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Savunmada dünyanın ilk ülkeleri arasındayız

Kabine Toplantısı sonrası millete hitap eden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ekonomik gelişmeler, savunma sanayi, gıda güvenliği, Gazze’deki durumlar ve son kaza kırım incelemesine yönelik önemli mesajlar paylaştı. ANKARA (İGFA) - Kabine Toplantısı ardından konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye ekonomisinin güçlü seyrine dikkat çekerek, 2025’in ikinci çeyreğinde kişi başına düşen millî gelirin 17 bin dolara yaklaştığını vurguladı. Erdoğan, yıllık ihracatın Ekim 2025 itibarıyla 270,2 milyar dolarla tüm zamanların rekoruna ulaştığını belirtti. Savunma sanayiinde Türkiye’nin büyük bir değişim geçirdiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bir dönem yüzde 80 dışa bağımlıydık, bugün İHA ve SİHA üretiminde dünyada ilk üçteyiz.” dedi. https://twitter.com/iletisim/status/1990459788640027088 Gıda güvenliği üzerine değerlendirmelerde bulunan Erdoğan, ihmale izin vermeyeceklerini vurguladı ve “İnsan sağlığını tehlikeye atanlarla mücadelemiz devam edecek. Ancak İstanbul’daki olay açıklığa kavuşmadan tüm sektörü suçlamak doğru değil.” ifadelerini kullandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Gazze’de Türkiye’nin katkılarıyla sağlanan ateşkesin önemine dikkat çekerek, insani yardımların tüm engellere rağmen devam ettiğini ve 18. İyilik Gemisi'nin 810 ton yardımla El Ariş’e ulaştığını belirtti. Erdoğan, soğuk havaların etkisiyle Gazze’deki şartların zorlaştığını, Türkiye'nin konteyner sevkiyatına hazır olduğunu belirterek, “Filistin devleti olmadan bölgede kalıcı barış sağlanamaz.” diyerek iki devletli çözüm vurgusunu tekrarladı. Son olarak, 20 askerin şehit olduğu kazayla ilgili açıklamada bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, kaza kırım ekibinin çalışmalarının sürdüğünü belirtti ve “Karakutu analizleri tamamlandığında tüm bilgileri açıkça paylaşacağız.” ifadelerini kullandı.

Antalya Muratpaşa’da Gold Town hijyen eğitimi

Antalya’da restoran, kafe, lokanta ve pastane gibi işletmelerin hijyen ve güvenlik standartlarını yükseltmeyi amaçlayan Gold Town Sertifika Programı kapsamında Muratpaşa Belediyesi ekipleri 50 işletmeye bilgilendirme yaptı. ANTALYA (İGFA) - Antalya Muratpaşa Belediyesi, Antalya Gastronomi Yatırımcıları ve İşletmecileri Derneği (AGYİD) ve dünya çapında hijyen markası Diversey tarafından yürütülen program, Antalya’yı hijyen ve gıda güvenliğinde örnek bir şehir haline getirmeyi hedefliyor.. Kurumlar arasında imzalanan iş birliği protokolüyle gastronomi alanında gıda güvenliğinin artırılması, şeffaf ve güvenilir bir hizmet ortamının oluşturulması, ekonomik katkının güçlendirilmesi ve bölgesel değerlerin korunması amaçlanıyor. Gönüllülük esasına dayanan Gold Town Gıda Güvenliği ve Hijyen Programına başvuran restoran, kafe, lokanta ve pastaneler belirlenen kriterleri karşıladıkları takdirde sertifika almaya hak kazanıyor. Sertifika, işletmelerin uluslararası standartlara uygunluğunu belgeleyen bir gösterge niteliği taşıyor. Muratpaşa Belediyesi bu çerçevede 50 işletmeye bilgilendirme gerçekleştirirken, programa başvurmak isteyen işletmeler goldtown.muratpasa-bld.gov.tr adresi üzerinden müracaatlarını yapabiliyor.

Türkiye’nin son 10 günündeki peş peşe zehirlenme vakaları endişe yaratıyor! Soruşturmalar sürüyor

İstanbul’daki faciadan geriye acı tablo kaldı: Anne ve iki çocuk hayatını kaybetti, baba yoğun bakımda HABER GÜNCEL / İSTANBUL – İstanbul’da bir otelde konaklayan 4 kişilik aile zehirlenme şüphesiyle hastaneye kaldırıldı. Anne ve iki çocuk tüm müdahalelere rağmen kurtarılamazken, baba yoğun bakımda yaşam mücadelesi veriyor. Olayla ilgili geniş kapsamlı soruşturma başlatıldı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın çok yönlü sürdürdüğü soruşturma kapsamında ailenin yemek yediği işletmelerden numuneler alındı, çalışan 4 kişi gözaltına alındı. İncelemede elde edilen tüm bulgular Adli Tıp Kurumu’na gönderildi. Ailenin ölüm nedeninin kesin olarak yapılacak otopsi sonucu netleşeceği bildirildi. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, sürecin titizlikle yürütüldüğünü belirterek, “Anne ve iki çocuğun kesin ölüm nedeni Adli Tıp Kurumu tarafından araştırılıyor” dedi. Bakan Tunç, hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yakınlarına sabır, tedavisi süren babaya da acil şifa dileklerini iletti. Türkiye’nin son 10 günündeki peş peşe zehirlenme vakaları endişe yaratıyor Son günlerde farklı illerde art arda yaşanan gıda kaynaklı zehirlenme olayları dikkat çekiyor: Kayseri – Bir okulda düzenlenen sucuk etkinliğinde 80 kişi hastanelik oldu. İstanbul – Almanya’dan gelen 4 kişilik ailenin kumpir, midye ve lokum tüketmesinin ardından 3 kişi hayatını kaybetti. Rize – Bir mevlit yemeğinin ardından 94 kişi hastaneye kaldırıldı. Kayseri – Bir yardım etkinliğinde döner yiyen 28 öğrenci zehirlendi. Bursa – Tavuk pilav tüketen 11 işçi hastaneye kaldırıldı. Samsun – Bir kolej yemekhanesinde hamburger yiyen 5 öğrenci zehirlenme şüphesiyle tedavi altına alındı. Art arda yaşanan vakalar gıda güvenliği konusunu yeniden gündeme taşırken, uzmanlar hem işletmelerin hem de tüketicilerin daha dikkatli olması gerektiğine dikkat çekiyor.

İzmir Narlıdere'de zabıta ekiplerinden kantinlere sıkı denetim

İzmir'de Narlıdere Belediyesi Zabıta Müdürlüğü ekipleri, okul kantinlerinde denetimlerini aralıksız sürdürüyor İZMİR (İGFA) - Narlıdere Belediyesi Zabıta Müdürlüğü ekipleri, öğrencilerin sağlıklı, güvenli ve hijyenik ortamlarda eğitimlerine devam edebilmeleri için okul kantinlerinde denetimlerini aralıksız sürdürüyor. Denetimler kapsamında ekipler; kantinlerdeki genel hijyen koşullarını, gıda ürünlerinin son kullanma tarihlerini, gıdaların saklama koşullarını, satışı yasaklanan ürünleri ve yangın tüplerinin güvenlik durumlarını titizlikle inceliyor.Ayrıca kantin işletmecilerine gıda güvenliği ve hijyen konusunda bilgilendirme yapılırken, gerekli olan ruhsat ve belgelerin de kontrolü yapılıyor. Tespit edilen eksiklikler için işletmelere gerekli uyarılar yapılırken, mevzuata aykırı durumlarda yasal işlemler de uygulanıyor. Narlıdere Belediyesi Zabıta Müdürlüğü ekiplerinin okul kantinlerindeki denetimleri, yıl boyunca devam edecek.

İzmit Belediyesi'nden 'Kardeş Eller'den gıda atığı iddialarına yanıt

İzmit Belediyesi, Kardeş Eller Mağazası’nda gıda ürünlerinin çöpe atıldığı yönünde paylaşılan iddiaların gerçeği yansıtmadığını açıkladı. Belediyeden yapılan açıklamada, kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi amacıyla süreç detaylandırıldı. KOCAELİ (İGFA) - İzmit Belediyesi'nden yapılan yazılı açıklamada, geçtiğimiz ay bir bağışçı firma tarafından gönderilen 6 palet salatalık turşusu, belediyenin gıda mühendisleri tarafından yapılan rutin tat ve kalite kontrollerinden geçtiğine dikkati çekilerek, yapılan denetimlerde 1 palet üründe tat bozukluğu tespit edildiği kaydedildi. Belediye yetkilileri, ürünlerin insan sağlığını riske atabileceği gerekçesiyle ilgili paletin hiçbir şekilde vatandaşlara dağıtılmadan, mevzuata uygun olarak imha edildiğini belirtti. Açıklamada, söz konusu işlemin tamamen gıda güvenliği ve halk sağlığını koruma amacıyla yapıldığı vurgulandı. İzmit Belediyesi, ihtiyaç sahibi vatandaşlara ulaştırılan tüm gıda ürünlerinin titizlikle denetlendiğini ve vatandaş sağlığının her zaman öncelikli tutulduğunu ifade etti.

Edirne Belediyesi’nden kente değer katacak mutfak

Edirne Belediyesi’nin dev sosyal yatırımı olan "Mutfak Edirne" Gıda Üretim ve Lojistik Merkezi, kapılarını açmaya hazırlanırken, Edirne Belediye Başkanı Av. Filiz Gencan projenin kente katacağı değeri ve vizyonu anlattı. Erdoğan DEMİR/ EDİRNE (İGFA) - Yaklaşık bin metrekarelik dev bir alana kurulan merkezin, Edirne'nin sadece lezzet standardını değil, sosyal dayanışma gücünü de artıracağını vurguladı. Edirne Belediye Başkanı Av. Filiz Gencan, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, tesisin en önemli amacının "halkımıza en uygun fiyatla, en yüksek kalitede hizmet sunmak" olduğunu belirtti. Günlük 15.000 kişilik yemek yapabilme kapasitesine sahip olacak merkezle ilgili konuşan Başkan Gencan, uzun süredir üzerinde titizlikle çalıştıkları bir vizyonu hayata geçirdiklerini belirterek, "Mutfak Edirne, bizim için sadece bir mutfak değil, bir 'üretim ve dayanışma merkezi'dir. Sıcak pişirme, soğuk alan, depo ve sosyal birimleriyle tam 1000 metrekareye yayılan bu modern tesis, Edirne'nin sosyal belediyecilik anlayışına yeni bir boyut getirecek. Artık sosyal tesislerimizde sunulan tüm lezzetler, yüksek gıda güvenliği ve hijyen standartlarında, son teknoloji ekipmanlarla hazırlanacak. Böylece Kent Lokantası’ndan Gölet Restoran’a kadar her noktamızda standart lezzeti ve kaliteyi halkımıza en uygun fiyat dengesiyle sunabileceğiz. Yüksek kapasiteli alımlarımız sayesinde maliyetleri düşürecek ve elde ettiğimiz bu avantajı doğrudan hemşehrilerimize yansıtacağız" diye konuştu. "AFET ANINDA KENTİN HİZMETİNDEYİZ" Projenin sosyal boyutuna da dikkat çeken Gencan, özellikle afet ve kriz durumlarında merkezin kritik bir rol üstleneceğini belirtti. Söz konusu tesisin en hayati görevlerinden birinin olası afet durumlarında kentin hizmetinde olması gerektiğini ifade eden Başkan Gencan, "7 gün 24 saat esasında çalışacak olan Mutfak Edirne, acil durumlarda on binlerce kişiye sıcak yemek ve lojistik destek sağlama gücüne sahip olacak. Ayrıca Öğrenci Yemekleri, lokma dağıtımı, taziye pilavı gibi tüm sosyal projelere daha kolay ve etkin destek verme imkânı bulacağız. Gıda Mühendisimiz, Diyetisyenimiz ve 7 şefimizle beraber toplam 24 kişilik uzman kadromuzla, bu şehir için gece gündüz çalışacağız" dedi. Gencan sözlerini, "Mutfak Edirne, Edirne Belediyesi'nin 'Marka'laşma sürecine de önemli bir katkı sunacak, ürün çeşitliliğini artıracak ve sofralarımıza lezzet, kentimize değer katacaktır. Çok yakında kapılarımızı Edirne halkına açıyoruz. Şehrimize hayırlı olsun" diyerek tamamladı.